Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Burak Maviş, TC Eğitim Bakanı‘nın ülkeye gelerek eğitimle ilgili adımlar atmasına sert tepki vererek, ülkedeki eğitim “emir demiri keser” anlayışıyla değil “bilimsel diyalog” süreçleriyle ileri götürülebileceğini vurguladı
Maviş: Eğitimde ilgili kararlar; başka bir ülkenin Eğitim Bakanı tarafından ayaküstü verilebilecek kararlar değildir
Yazılı açıklama yapan Maviş, sınavda başarılı olmuş 48 tane özel eğitim öğretmeni görev beklerken, Türkiye’den öğretmen getirmenin hiçbir açıklaması olamayacağını, ülkede eğitimde sürenin uzatılmasının nasıl, ne şekilde ve hangi koşullarda olması gerektiğinin başka bir ülkenin Eğitim Bakanı tarafından ayaküstü verilebilecek bir karar olmadığını vurguladı.
Maviş, “Okullarımızda sürdürülen eğitim faaliyetlerinin süresiyle ilgili Eğitim Bakanlığı’nın, sendikaların ve konuyla ilgili akademisyenlerin ortaya koyabileceği fikir, görüş, bilgi ve kapasiteleri vardır. Bu bağlamda, daha önce yapılmış birçok çalışma raporu ve örnek uygulama mevcuttur” dedi.
” ‘emir demiri keser’ anlayışı değil, bilimsel veriye dayalı sosyal diyalog”
Maviş şöyle devam etti;
“Ülkemizde eğitimde sürenin uzatılmasının nasıl, ne şekilde ve hangi koşullarda olması gerektiği başka bir ülkenin Eğitim Bakanı tarafından ayaküstü verilebilecek bir karar değil, Kuzey Kıbrıs’taki eğitim paydaşlarının oturup üzerinde çalışma yaparak verebileceği bir karardır.
Öğretmenlerin çalışma koşulları, özlük hakları, okulların fiziksel ve dijital alt yapısı, okulların personel ihtiyaçları, öğrencilerin beslenme ve bakım ihtiyaçları, eğitim programları, taşımacılık ve benzeri onlarca hayati konu etraflıca ve hukuksal açıdan değerlendirilmelidir.
Eğitimde süreyi tartışıp, uygulama safhasına geleceksek, bunun yolu ‘emir demiri keser’ anlayışı değil, bilimsel veriye dayalı sosyal diyalog sürecidir.
“Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullar AKP’nin seçim alanı değildir”
Kamu Hizmeti Komisyonu tarafından Ağustos ayında yapılan sınavda başarılı olmuş 48 tane özel eğitim öğretmeni görev beklerken, Türkiye’den öğretmen getirmenin hiçbir açıklaması olamaz.
Bilinmelidir ki, eğitim-öğretim faaliyetleri ve Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullar AKP’nin seçim alanı değildir. Eğitim Bakanlığı asli görevini hatırlamalı ve eğitim-öğretim faaliyetlerini paydaşlarla iş birliği içerisinde sürdürmelidir. Yapamıyorlarsa da, görevlerini iade edip evlerine dönmelidirler.
Konuyla ilgili çalışma raporumuzu da kamuoyuyla önümüzdeki günlerde paylaşacağız”
