KıbrısManşet

Kennedy’den Sancar’a…

Kapalı Maraş “açıldı, açılıyor” derken, oranın dönüşümü (!) için çalışmalara her gün yenileri ekleniyor.
Maraş’ın açılmasını bir yurttaş olarak ben de çok isterim.

Hatta sadece Maraş’ın değil, Lefkoşa Havaalanı’nın da, Yeşil Hat üzerinde kalan insanlık ayıbı savaş izlerini barındıran hattın da…

Ancak bunu yaparken de hukuk dışına çıkılmadan, uluslararası hukuk nezdinde ele alınıp da gerekli adımların atılması gerekiyor. Aslında yapılacak olanlar da basit, madem ki Kapalı Maraş’ı açmak gibi bir niyet var, önce orası askeri bölge olmaktan çıkarılacak, ardından Birleşmiş Milletler ile görüşülüp (Neden BM? Çünkü Kapalı Maraş ile ilgili BM Güvenlik Konseyi kararları var) Taşınmaz Mal Komisyonu aracılığıyla, mal sahiplerine ulaşılmalıdır.

“Ben açtım oldu” demekle açılmış olsaydı Kapalı Maraş, “Ben çözdüm oldu” diyerek de adaya 10 defa çözümü getirirdik. Lafla ancak, Kapalı Maraş içinde bazı caddeleri ziyarete açabiliriz.

***
Bu caddeler ile ilgili yapılan fuzuli harcamaları da belki ayrı bir yazımızda değerlendiririz.
Ancak bugün üzerinde durmak istediğim o meşhur Kennedy Caddesi’nin adının değiştirilerek Semih Sancar Caddesi’ne dönüştürülmesi.

Genel bir giriş yapacak olursak, sokaklar ve caddeler kentte yaşayan insanların kamusal alana adım attıkları ilk mekan olma özelliğini taşıdıklarını söyleyebiliriz. Bu sebeple sokaklar ve caddeler, gündelik yaşantınızda, kentin kimliğine, toplumsal bellekte önemli bir yere sahiptir.

Böylesine sosyolojik öneme sahip olan bu alanlar da tarih içerisinde, bir takım (açık) müdahalelere maruz kalmıştır. Bunun en canlı örneklerini biz yakın tarihimizde Kıbrıs’ta da görmüş, birçok sokağın, caddenin yanında köylerin ve yerleşim yerlerinin değiştirildiğini kazımıştık belleklerimize.

Bu ad değişiklikleri, bir müdahale olarak adlandırılıyor çünkü, sürekli tekrar edilebildiğinden isimler dile yerleşmekte ve geçmişin yeniden kurgulandırılmasında, yapılandırılmasında ve algılanmasında aktif bir role sahip olmaktadır.

Bunu toponimistler daha net açıklar. Ancak Maraş, Maraş olduysa o caddelerle, o sokaklarla olmuştur.

***

Kıbrıs’ta 1974 sonrasında, (çoğunlukla) adanın kuzeyinde kalan sokakların, caddelerin, köylerin (ki öncesinde kullanılan isimlerin çoğunluğu beşeri çevre özelliklerinin adını alıyordu.

Örneğin bir sokakta fazlaca yasemin ağacı varsa, o sokağın adı “Yasemin” di) isimleri hızlıca değiştirilmiş, Türkleştirilmişti. Hatta son yıllarda parkların ve bahçelerin isimlerinin de değiştirildiğine şahit olduk. Bu noktada da Çağlayan Park, sonradan Ankara Çağlayan Park’ı örnek gösterebiliriz.

Ve bu değişimlerden sonuncusu da Kapalı Maraş’ta yaşandı. Kapalı Maraş (Varosha)’ın simge caddelerinden olan Kennedy Caddesi’nin adı değiştirilerek, bu caddeye 1974’te Türkiye’nin Kıbrıs’a müdahalesinde Türkiye Cumhuriyeti Genel Kurmay Başkanlığı görevinde bulunan Semih Sancar’ın adı verildi.

Şimdi Kapalı Maraş’ta ziyarete açılan cadde üzerine gidip de Kennedy Caddesi’nin izleri üzerinde yürüyüş yapanlar, Semih Sancar tabelası ile karşılaşıyor. Ve bu değişiklikleri yapanlar, “Mal sahipleri buyursun ve gelsin malına otursun” diyorlar.

Bunun adına sosyoloji, Kültürel Asimilasyon diyor.
Son söz olarak da “Kültürel Asimilasyon” un tanımını aktarmak istiyorum:
“Kültürel asimilasyon, ikincil grubun, anadilini ve kültürünü dominant kültür grubunun baskısıyla yitirmesi sürecidir”











Başa dön tuşu