Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), kolej sınavlarının çocuklar üzerinde yarattığı strese dikkat çekerek, eğitimin sadece sınavdan ibaret olmadığına vurgu yapıldı
Maviş: Çocuklar üzerinde yarattığı stresin telafisi var mı?
KTÖS Eğitim Sekreteri Burak Maviş yaptığı yazılı açıklamada, pandemi koşullarında çocukların, telafisi olmayacağı bir sınava girmeye zorlandığını belirtti.
Açıklamanın tamamı şu şekilde:
“Kolej giriş sınavının çocuklar üzerinde yarattığı stresin telafisi var mı?
Salgın koşulları göz ardı edilerek çocuklarımız bir kez daha telafisi mümkün olmayan yarışmacı kolej giriş sınavı ile baş başa bırakılıyor.
Sosyal mesafe, hijyen kuralları ile birlikte PCR zorunluluğunun stresini de yaşayacak olan çocuklar, ilgi, yetenek, beceri ve potansiyellerine göre değerlendirilmeyip, yüz yüze eğitimden uzak bir şekilde eşit olmayan koşullarda hazırlandığı test tekniği üzerinden sıralamaya tabi tutulacaktır.
Sınav döneminde testlerin pozitif olması halinde nasıl bir yol izleneceği ise belirsiz bırakılmıştır.
Ailelerin;
• Salgının seyri ve alınan önlemler ile ilgili endişeleri,
• Küçük yaştaki çocukların PCR testlerine hazır bulunuşluğu ile ilgili endişeleri,
• Kolej sınavının çocuklar üzerinde yarattığı baskıdan dolayı oluşan endişeleri göz ardı edilmektedir.
Eğitim Bakanlığı sınavın telafisinin olmayacağını açıklamıştır.
• Sınavın telafisi olmayacağı gibi; sınavın çocuk üzerinde yarattığı stres ve travmanın da telafisi olmayacaktır.
• Yüz yüze eğitimden uzak, sosyal ve duygusal gelişimin yarattığı sorunlar ile boğuşan çocukların arasındaki eşitsizliğin de telafisi olmayacaktır.
• Okulları sığınacak bir liman olarak gören ihmale ve istismara uğramış çocukların hayatlarının da telafisi olmayacaktır.
Akademisyenlerden sendikalara, eğitim bilimcilerden siyasetçilere kadar, Kolej giriş sisteminin alternatif ölçme ve seçme modelleri ile çok taraflı bilimsel değerlendirmeler yapılmasına rağmen, Hükümet cesaretli adımlar atamayarak, yarışmacı ve rekabetçi sınavda ısrarını sürdürmüştür.
Hatırlatırız ki okullar sadece birer eğitim yuvası değildir.
Okullar, çocukların sosyalleşme ve duygusal gelişimine katkı yapan; çocukları ihmal ve istismardan koruyan toplumsal yapılardır.
Eğitim sadece sınav değildir.
Tüm öğretim faaliyetleri kolej sınavlarına indirgenemez. Kolej sınavının telafisinden daha önemli eğitim ve sosyal sorunlar ile karşı karşıyayız.
Eğitim öğretim faaliyetlerinin yeniden organize edilebilmesi için:
1- Uzaktan eğitim dönemi ile ilgili veri analizi ( Ölçme/değerlendirme)
2- Gelecek eğitim dönemi başında öğrencilere destek programı ( Seyrekleştirilmiş ve şeffaf eğitim hedefleri)
3- Öğretim programlarının yeniden gözden geçirilmesi
4- Öğretmenlerin ve ailelerin desteklenmesi (Teknoloji/program okuryazarlığı)
5- Okul aile sözleşmesinin gündeme alınması
6- Sağlıklı ve güvenli okullar için kaynak ayrılması
7- Okulların yüz yüze eğitime başlayabilmesi için hazırlık yapılması
8- Eğitim çalışanlarının aşılanmasının planlanması
9- Eğitim planlamalarında sağlık ve eğitim paydaşları ile işbirliği yapılması
10- Kolej sınavlarının maske, mesafe ve PCR test zorunluluğu ile yapılması yerine çocuklara telafisi mümkün olan alternatif bir yöntem hazırlanması önerimizdir.
Geç değildir!
Siyasi irade ve iyi niyet çözüm için yeterlidir”
