KıbrısManşet

Dizdarlı: K.K.T.C de yaşarken Norveçli gibi davranmak hatadır

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi eski Başhekimi Dr. Bülent Dizdarlı dün sosyal medyadan paylaştığı “Yaşanmış Aşı Hikayeleri-25” iletisinden sonra kendisine gelen tepkilere, “Bizler toplum sağlığını tehdit eden bu teşebbüse kayıtsız kalamazdık” diyerek cevap verdi

Dizdarlı: Gelen Türk giden Türk politikası da artık varyasyona uğradı

Kişisel soyal medya hesabından açıklama yapan Dizdarlı, Pakistan uyruklu iki kişinin, bir başkasının kimliği ile aşı olmaya geldiğini ve görevlinin bunu fark etmesi sonucu olayın polise intikal ettiğini belirtti.

Dizdarlı konuyla ilgili açıklamasında, “Gelen Türk giden Türk politikası da artık varyasyona uğradı, giden yine Türk ama gelen artık Türk değildirifadelerini kullandı.

Dizdarlı’nın sosyal medya paylaşımının tamamı şöyle:

Polise neden verildiler?

Dünkü “Yaşanmış Aşı Hikayeleri-25” iletimden sonra özelden iki telefon , mesengerden de üç mesaj aldım. Hemen hepsi de “Garibanların neden polise verildiğini, ortamda birçok kaçak varken, kabağın bu iki Pakistanlının başına patladığını ve yazık ettiğimizi ” söylediler.

Daha sonra haberi veren Havadis Gazetesi’nin sosyal medya hesabı altına gelen yorumları okudum. Ne yalan söyleyeyim bir an irkildim. “Hata mı yaptık? “ diye düşündüm. Ama ikilemim kısa sürdü.

Aslında biz onları kaçak oldukları için değil, sahtekarlık yaptıkları için polise vermiştik. Söz konusu kişilerden biri diğerinin kimliğiyle aşı olmaya gelmişti. Bizler toplum sağlığını tehdit eden bu teşebbüse kayıtsız kalamazdık. Aksi hâlde guruplarında bu teşebbüslerinin başarıya ulaştığını birbirlerine duyurarak yaygınlaştırma hevesine girebilirlerdi.

Bu da pamuk ipliğine bağlı toplum sağlığını ciddi anlamda sarsabilirdi.

Bu nedenledir ki olayı fark eden arkadaşımız Tolga Doğan kanaatimce ödüllendirilmelidir. Kısa muhakeme sonucunda konunun tarafımdan tartışılmazlığı bakidir. Toplum sağlığını fazladan riske edecek her türlü davranışa tahammülsüzüz.

Bilinmesini isterim ki aynısı tekrar olsa aynı işlemin tekrar yapılmasını talep ederim.

Gelelim işin diğer boyutuna. Ben aşı merkezinde çalışmadan önce ülkede bu kadar çok yabancı olduğunu fark etmemiştim. Hani sayılarının arttığını görüyordum ama boyut gerçekten çoğumuzun fark ettiğinden daha fazladır.

Bu insanların bir kısmı bazı arkadaşların da yorumladığı gibi ucuz iş gücü olarak ülkeye getirilmiştir. Bir kısmı öğrenci kaydıyla etrafta değişik işler yapmaktadır.

Bir kısmı da hakikaten emekleriyle sermayeleriyle çalışmakta veya üniversitelerimizde okumaya gayret göstermektedir. Son guruba bir şey demem ama ilk iki guruptakiler sosyal yaşamımızı da ciddi anlamda etkilemektedir. Sayıları da giderek artmaktadır.

“Gelen Türk giden Türk politikası da artık varyasyona uğradı, giden yine Türk ama gelen artık Türk değildir”

Biliyorum bunları yazdım diye, bazılarınız beni bu sözlerimden dolayı IRKÇILIKLA suçlayacak ama bunu yazmazsam kendime ve inançlarıma ihanet etmiş olurdum. K.K.T.C de yaşarken Norveçli gibi davranmak hatadır. Bize çok acil Muhaceret- denetimi lazımdır.











Başa dön tuşu