Polisten toplumun her bireyine eşit muamele etmesini bekleyeceğiz öyle mi…

Bazen gizlenmiş bazı gerçekleri ortaya çıkardığımız haberler “bomba etkisi” yaratıyor. Ancak “bomba“; haberin kendisi olmuyor, gizlenmiş olması o olayı bomba haline getiriyor.

Aslında herkesin başına gelebilecek olaylardan ya da hayatın doğal akışında yaşanabilecek hatta veya her insanın zaman zaman yapabileceği hatalardan, düşebileceği durumlardan bahsediyoruz.

Beklenildiği şekilde basına geçildiği zaman belki de hiçbir etkisi olmayacak, insanların okuyup geçeceği bu olaylara yapılan “ayrıcalıklı” muamele, aslında haberin duyulmasını istemeyenler tarafından bizzat durumu “bomba” haline getirmiş oluyor.

Bu da bize bu kişilerin bulundukları makamlarda; istedikleri her gerçeği gizleyip, istedikleri şeyleri de kamuoyuna duyurabileceği gösteriyor ki; bu çok ciddi bir güven bunalımına neden oluyor.

İşte bunlardan biri de geçtiğimiz günlerde yaşandı.

***

Polis Basın Subaylığı, 15 Mart 2024 tarihinde meydana gelen bir trafik kazası haberini, günlük bültenine koymadı.

Üstelik ne zaman ve nerede yaşanırsa yaşansın o bültene girecek değerde bir trafik kazası haberi.

Zira polis, kişilerin hiçbir zarar görmediği sadece maddi hasarla atlatılan kazaları bile basın bültenine ekliyor hatta bazen de sabah göndereceği basın bültenini bile beklemeden, Whatsapp‘ta oluşturulan basın grubuna o an gönderiyor.

***

Ancak ilgili tarihte meydana gelen ve polisin bilinçli şekilde gizlediği kaza; Polis Genel Müdürü (PGM) Kasım Kuni‘nin eşi Hale Kuni‘nin “dikkatsizliği sonucu” meydana geldi. Yani bu ifade de bizzat polise ait.

Polis, sanki polisin bir biriminin bir soruşturma konusuna ait bir bilgisiymiş gibi “BİLGİ NOTU” başlığıyla kaydedilen ve üst makamlara iletilen kazada; hem Hale Kuni de hem de çarptığı aracın sürücüsü yaralandığı halde, günün basın bültenine bu haberi koymadı ve kamuoyundan gizledi.

İşin tabi bir de ceza davası ve tutuklama boyutu var. Çünkü hem Hale Kuni de hem de çarptığı aracın sürücüsü 33 yaşındaki ODTÜ Öğretim Görevlisi Barış Güngördü‘nün vücudunda kırıklar oluştu. Kuni ambulans ile devlet hastanesine Güngördü ise kendi imkanlarıyla Yakın Doğu Hastanesi‘ne götürüldü.

Hale Kuni‘nin ayaklarında kırık teşhisi koyulurken, Barış Güngördü‘nün ise ameliyat gerektiren kırıkları olduğu da benim Yakın Doğu ve devlet hastanesi kaynaklarımdan edindiğim teyitsiz bilgiler arasında.

Kazada ayrıca toplamda 150 bin TL‘lik de maddi hasar oluştu.

E tabi haber kamuoyundan gizlenince akla başka sorular da geliyor.

Olayın yargıya taşınmaması; Hale Kuni’ye ceza davası getirilmesi ve adaletin tecelli edilmesine de engel olunacak mı?

Bunu düşünmekte haksız olabilir miyiz?

Normal şartlarda alışık olduğumuz üzere kazaya sebebiyet veren sürücünün tedavisi sonrası tutuklanması gerekir.

Hatta şu anda hastanede değilse, tutuklanıp Mahkemeye çıkarılması ve dava okunması gerekir. Karşı tarafın şikayetçi olup olmaması da bu noktada önemli değil.

Ancak bu bilgiler henüz yok.

Kazada sevinilecek tek şey ise bu korkunç kazada her iki tarafında hayatına bir zarar gelmemiş olması.

***

İşte sadece küçük bir örnek bu.

Polis teşkilatı, başta sahte diploma ve yolsuzluk soruşturmasında olmak üzere tüm soruşturmalarda ve olaylarda toplumun kendisine güvenmesini isterken, diğer yandan istediği haberleri, olayları ve isimleri kamuoyundan gizleyebiliyor.

Birilerinin eşi, çocuğu ve yakını, sizden, sizin eşinizden çocuğunuzdan daha önemli hale geliyor.

Kocaman bir hatla toplumla üst düzey makamlarda bulunanlar ve aileleri arasında bir ayrımcılık yapılıyor, birilerine iltimas geçiliyor.

Hepimiz biliyoruz ki; bu kazada adı geçen kişi PGM Müdürü’nün eşi olmasaydı, o günkü polis basın bülteninin baş haberi olacaktı.

Olmadı.

Çünkü o siz değildiniz, sizin eşiniz de değildi.

***

Tüm bu gerçekler ışığında biz polis teşkilatından adaletli, ayrımcılık gütmeyen bir soruşturma yürütmesini, toplumun her bireyine eşit muamele etmesini bekleyeceğiz öyle mi…

Buna kargalar bile güler…

***

“BİLGİ NOTU” başlığıyla polis içinde kayıt yapılan kazayla ilgili not ise şöyle;

TRAFİK KAZASI:

15.03.2024 tarihinde saat 15.30 raddelerinde Lefkoşa-Dikmen anayolu 3-4 km’lerinde kuzey istikametinden güney istikametine doğru PF 873 plakalı Toyota Vitz marka salo aracı ile seyreden Dikmen’de sakin Hale Kuni (K-54, Ev Hanımı) bir anlık dikkatsizliği sonucu yolun sağına geçerek, o sırada güney istikametinden kuzey istikametine doğru SM 525 plakalı Discovery marka jeep araç ile seyretmekte olan Girne’de sakin Barış Güngördü’nün (E-33 ODTÜ, Öğretim Görevlisi) önünü tıkaması sonucu kafa kafaya çarpışmaları sonucu bir trafik kazası meydana gelmiştir. PF 873 plakalı araç sürücüsü Hale Kuni kaza sırasında almış olduğu yaralar sonrası olay mahaline gelen 112 acil servis ile Lefkoşa Devlet Hastanesi’ne sevk edilerek müşade altına alınmış olup yine SM 525 plakalı araç sürücüsü Barış Güngördü ise kendi imkanları ile kontrol maksatlı Y.D Hastanesi’ne sevk edilmiştir. Kazada hasar gören PF 873 plakalı araca 100.000 TL, SM 525 plakalı aaca ise 50.000 TL tahmini hasar meydana gelmiştir. Soruşturma devam etmektedir.