DünyaManşet

Aşı karşıtlığı ile servet yaptılar!

Bilim insanlarına göre Covid-19 pandemisini sonlandırmanın tek yolu aşılama. Ama aşı karşıtlığı dünyanın dört bir yanında halen çok güçlü

 Drotschmann: Her şey bir e-postayla başladı

“Her şey bir e-postayla başladı” Bu sözler Alman gazeteci ve YouTuber a ait. YouTube kanalında 1,5 milyon abonesi bulunan Drotschmann, sık sık markalardan “Ürünlerimizi kanalınızda tanıtır mısınız?” minvalli e-postalar alıyor ancak prensip gereği bu tekliflere yanıt vermiyordu.

BBC’ye anlattığına göre, mayıs ayında gelen kutusuna ulaşan ve her şeyi başlatan e-posta da ilk bakışta böyle bir yazışma gibi görünüyordu. Ama işin iç yüzü bambaşkaydı.

E-posta Fazze adlı bir influencer pazarlama ajansı tarafından gönderilmişti. Güya kamuoyuna sızan bir bilgiye göre, Pfizer/BioNTech’in Covid-19 aşısını olanların ölüm oranı AstraZeneca aşısını olanların üç katıydı ve Drotschmann’dan bu bilgiden videolarında bahsetmesi isteniyordu.

Ne var ki e-postada yazılan bilgilerin hiçbiri gerçek değildi.

“Bir yandan Almanya, bir yandan Fransa”

Drotschmann, önemli bir gerçeği kısa sürede fark etti: Birileri kamuoyunun aşılara duyduğu güveni kaybetmesini istiyordu ve bunun için de kendisini kullanmaya çalışıyordu. Önce şaşırdı sonra da “Bu işin arkasında kim olabilir?” diye meraka kapıldı.

Üstelik Drotschmann yalnız değildi. Benzer bir e-posta Fransa’da bilim içerikleriyle tanınan YouTuber Léo Grasset’e de gönderilmişti. Grasset’e videosu için 2000 euro teklif ediliyordu. Rusya ve İngiltere’de kayıtlı dijital pazarlama şirketi AdNow’un bir parçası olan Fazze, teklifi yapan müşterinin adının açıklanmasını istemiyordu ki Grasset için bu ciddi bir şüphe kaynağıydı.

İki YouTuber da okuduklarıyla dehşete düştü ama gerçeği öğrenmek için ajansın teklifini kabul etmiş gibi davrandı. Videolarda ne demeleri gerektiği kendilerine ayrıca bildirildi. Çok süslü bir İngilizceyle yazılmış içerik özetinde, “Bu konuda çok ilgili ve tutkuluymuşsunuz gibi davranın” cümlesi dikkat çekiyordu.

YouTuber’lardan videonun sponsorlu olduğunu söylememeleri ve izleyicileriyle kendi görüşlerini paylaşıyor gibi davranmaları da talep edildi. (Sosyal medya platformlarının kullanıcı sözleşmeleri gereği içeriğin sponsorluğu olduğunu gizlemek yasak. Fransa ve Almanya yasaları gereği de sponsoru gizlemek suç.)

“Gerçeklerle yalanlar birbirlerine karışıyor”

İçerik özetinde YouTuber’ların geçtiğimiz günlerde Fransız gazetesi Le Monde’da yayımlanan bir habere referans vermeleri isteniyordu. Haber, Avrupa İlaç Ajansı’ndaki bir veri sızıntısı olduğunu doğruluyordu ancak aşıların can kaybına yol açtığına dair en ufak bir bilgi yoktu. Ancak bu bağlamda kullanıldığında ölüm oranı istatistikleriyle veri sızıntısı bağlantılıymış gibi bir hava oluşuyordu.

Influencer’larla paylaşılan ölüm oranları ise çeşitli ülkelerden toplanmış verilerin bir araya getirilmesiyle elde edilmişti. Veriler aşı olduktan sonra ölen kişilerin toplam sayısını gösteriyordu ama bu kişilerin ölüm sebebinin aşıyla bağlantılı olduğuna dair en ufak bir işaret yoktu. Bir başka deyişle aşı olduktan sonraki gün trafik kazası geçirip hayatını kaybedenler de bu istatistiklere dahil edilmiş olabilirdi.

İstatistiklerde bir diğer dikkat çekici nokta da Pfizer/BioNTech aşısının AstraZeneca’ya kıyasla çok daha yaygın kullanıldığı ülkeleri kapsamasıydı. Yani bu ülkelerde Pfizer/BioNTech olduktan sonra ölenlerin sayısının AstraZeneca olduktan sonra ölenlerden daha fazla olması oldukça doğaldı.

Grasset: Bilimsel eğitiminiz yoksa ikna olabilirsiniz

Grasset BBC’ye, “Eğer herhangi bir bilimsel eğitiminiz yoksa, ‘Amanın, şu sayılara bak, şu farka bak! Kesin aralarında bir ilişki var’ demeniz çok kolaydı. Ama gerçekten isterseniz her türlü veri arasında böyle yapay korelasyonlar kurabilirsiniz” diye konuştu.

Influencer’lara ayrıca Pfizer/BioNTech aşısının tehlikeli olduğuna dair bir dizi içeriğin linki de gönderilmişti. Bu linkleri de paylaşmaları bekleniyordu. Ancak Grasset ve Drotschmann, Fazze üzerinden yürütülen karalama kampanyasını Twitter’dan ifşa ettikleri gün bütün bu linkler silindi ve söz konusu içeriklere ulaşılamaz oldu. (Le Monde’un linki hariç ki o da dediğimiz gibi gerçek bir sızıntının haberini aktarıyordu.)

Dortschman ve Grasset’in ifşasının ardından Fransa ve Almanya’da dört influencer daha ajansın kendilerine ulaşarak kampanya teklifinde bulunduğunu açıkladı.

Milyonlarca insan bu yüzden aşı olmuyor Yalan haberlerin kaynağı bulunduMilyonlarca insan bu yüzden aşı olmuyor! Yalan haberlerin kaynağı bulundu

Operasyonun arkasında kim var?

Diğer yandan söz konusu teklifi kabul eden influencer’lar da olduğu anlaşıldı. Alman gazeteci Daniel Laufer, Hindistan’da otomobil ve flört konulu videolar paylaşan Ashkar Techy’nin, Brezilya’da da eşek şakası videolarıyla Instagram’da 3 milyon takipçiye ulaşan Everson Zoio’nun, Fezza’nın içeriklerini paylaştığını keşfetti. Hem Techy hem de Zoio, daha önce de Fazze kampanyalarında rol almıştı.

Laufer’ın ulaştığı bu influencer’lar, gerçeği öğrendikten sonra içerikleri kanallarından kaldırdı ancak ne Laufer’ın ne de BBC’nin röportaj taleplerine yanıt vermedi. BBC’ye konuşan AdNow Eş Direktörü Ewan Tolladay ise Fazze’nin, ortağı Rus Stanislav Fesenko ile kimliğini bilmediği başka bir kişinin girişimi olduğunu söyledi. Tolladay bu skandalın ardından hem AdNow’un İngiltere kolunun hem de Fazze’nin faaliyetlerine son verildiğini de sözlerine ekledi.

Bununla birlikte Fransa ve Almanya’da yürütülen tüm soruşturmalara karşın, karalama kampanyasının arkasındaki kişinin kim olduğu hâlâ çözülebilmiş değil. Ne var ki, bu skandalın iç yüzünün ortaya çıkarılması aslında tek başına bir anlam ifade etmiyor. Zira Grasset ve Dortschmann’ın ifşa ettiği bu sosyal medya operasyonu, buzdağının görünen kısmından başka bir şey değil.

Merkezi Washington’da bulunan Dijital Nefretle Mücadele Merkezi’nin (CDDH) mayıs ayı sonunda yayımlanan raporuna göre, aşı karşıtlığı çok büyük bir ekonomik çarka dönüşmüş durumda. Bu çarkın sadece sosyal medya dişlisi yılda 1,1 milyar dolarlık gelir üretiyor.

Aşı karşıtlarının ürettiği yalan ve yanıltıcı içerikler, aralarında Facebook ve Instagram’ın da bulunduğu sosyal medya platformları üzerinden 62 milyon insana ulaşıyor. Bu içeriklerin yarattığı etkileşimin hacmi büyüdükçe platformların kazancı da artıyor. Bunun karşılığında sosyal medya kanalları sayesinde görünürlüğü artan “aşı karşıtlığı endüstrisi” de yılda 36 milyon dolara varan kazanç elde ediyor.

CDDH’in raporunda ayrıca internette bulunan aşı ile alakalı yalan ve yanıltıcı bilgilerin çok büyük bir kaynağının bu mecralar olduğu belirtilerek sosyal medya şirketlerine aşı karşıtlarının platformları kullanımına izin verilmemesi çağrısı yapıldı.

CDDH CEO’su Imran Ahmed ise 36 milyon doların muhafazakâr bir tahmin olduğunu, aşı karşıtlarının bu endüstriden elde ettikleri gerçek gelirin çok daha yüksek olabileceğini söyledi.

CDDH bu raporları düzenli olarak yayımlıyor. Merkez’in mart ayında yayımlanan raporu, konunun bir başka çarpıcı boyutunu gözler önüne seriyordu. O rapora göre, sosyal medyada Şubat-Mart 2021 döneminde üretilen yalan ve yanıltıcı aşı karşıtı bilginin üçte ikisinin kaynağı 12 kişiydi.

Facebook’taki aşı karşıtı içeriklerin yüzde 73’ünü, Facebook ve Twitter’daki içeriklerin ise yüzde 65’ini üreten bu kişiler raporda “Dezenformasyon Düzinesi” olarak adlandırıldı. Ahmed, Dezenformasyon Düzinesi’nin yalan ve yanıltıcı bilgileri yaymaya en ufak bir cezalandırma mekanizması olmadan yıllardır devam ettiğini ve bu cezasızlık sayesinde daha da öz güvenli hale geldiğini ifade etti.

(Hürriyet gazetesi)











Başa dön tuşu